15. Yüzyılda Milas’ta Yaşayan Ortodoks Türkler
Mart 27, 2017 Mithat Baş Tarih Araştırmaları 1 Yorum Kategori : mesudiye tarihi , Mithat Baş tarih araştırmaları , Ortodoks Türkler , Osmanlı
Anadolu’nun
Türkleşmesi konusunda sayısız araştırma ve yayınlar vardır. Bunların tümünün
ortak noktası, bu sürecin yüzyıllar boyunca devam ettiği şeklindeki
yaklaşımdır. Gerçekten de Anadolu’nun demografik yapısının Türkler lehine
değişmesi yüzyılları bulmuştur.
Kuşkusuz
Anadolu’ya Türklerin gelişi yoğun olarak Malazgirt Meydan Savaşı’ndan sonra
başlar. 1072, 1225 ve 1525 yıllarındaki üç büyük göç dalgasında milyonları
bulan Türkmenler, Anadolu’ya gelerek mal varlıklarıyla birlikte yerleşip yurt
tutmuşlardır. Türklerin bu üç büyük göç dalgasıyla gelmelerinin dışında Anadolu’ya
gelmeleri irili ufaklı başka göçlerle de yüzyıllar boyunca devam etmiştir. Bu durumu Tahrir defterleri kayıtlarından
açık bir şekilde anlamak mümkündür.
Ancak
Anadolu’ya daha önce gelerek burada yurt tutmuş Türkler de vardır. Bunlara
tarihi literatürde araştırmacılar, “Karamanlı Türkler” demektedirler.
Anadolu’da
özellikle 15. Yüzyılda Türkçe konuşan ve Türkçeden başka dil bilmeyen Grek
(Yunan/Helen) harfleriyle Türkçe eserler yazan Ortodoks Hıristiyanlar vardı. “Karamanlar”
adı verilen bu Hıristiyan Türkler, daha çok Trabzon-Fırat-Toros-Silifke
hattının batısında yaşamaktaydılar. Buradaki “Karamanlar” sözcüğünden,
Karaman’da kurulan ve Karamanoğlu Mehmet Bey idaresinde Türkçeyi resmi devlet
dili haline getiren Karamanoğulları Beyliği’nin kastedilmediğini belirtmek
isteriz.
Karadeniz
kıyıları, Orta Anadolu, İzmir ve İstanbul, Türkçe konuşan Ortodoks
Hıristiyanların yaşadıkları yerlerdi.
Ortodoks
Türkler hakkında yazmış olduğu araştırmalarıyla tanınan Macar Türkolog Janos
Eckmann, Karamanlıların Bizans ordusunda görev yapan Türklerin torunları
olduğunu yazmaktadır.
Janos
Eckmann’a göre İmparatorluğun Trakya taraflarındaki topraklarına saldıran Türk
boylarından Peçenek, Kuman ve Uzları asker olarak durdurmayı başaramayan
Bizans, bunları para, arazi ve değerli hediyeler karşılığında kendi hizmetine
almayı başarmıştır. Bazıları da savaşlar sırasında esir düşmüş, vaftiz edilerek
Bizans saflarına katılmışlardır.
Kuzey Anadolu’ya yerleşen Kuman ve Oğuzların
bir kısmı da Karadeniz’in kuzeyine yerleşen Gagavuzlar gibi Hıristiyanlaştılar.
Ordu yöresi ile ilgili 1455 Tarihli Tahrir
Defteri’nde Hıristiyan Ortodoks isimleri arasında Türkçe kökenlilere rastlanmaktadır. Rum
isimlerinin yanı sıra Türkçe, hatta Öz Türkçe isimler karşımıza çıkmaktadır. Bu
tespitlerimizi 1455 yılında gayrimüslim olarak görülen Milas/Mesudiye’deki bazı
köylere göre örnekleyelim;
Köy adı : Ortodoks olan Türkçe
isimler :
Eskidir :
Şamlu, Kırad, Saçuzun, Tanrıvermiş
Kal’a-i Yasdura : Kiraz, Erdemşah
İstavrilü :
Evren, Emir
Bayraklu :
Adilşah
Kiçi Faldaca :
Evren, Edi, Gökçe
Ulufaldaca :
Evren, Melik, Kara
Hatunviran :
Saru, Oduncu, Devletşah
Şebhane :
Saru
Başağrı :
Murad, Polad, Sinan, Evren
1485 Tarihli Tahrir Defterinde Ordu Bayramlu
Kazası Milas Nahiyesi’ndeki gayrimüslim köylerde görülen Ortodoks Türklere ait
isimler;
Eskidir :
Kılıç, Kutlu, Adilşah, Devletşah, Murad, Çakır
Herise :
Boztemur, Deryanuş, Tanrıvermiş, Ağca, Evren
Lavus :
Kıraç, Göçbeyi
1642 Tarihli Karahisar-ı Şarki Sancağı, Milas
Kazası’nda görülen Ortodoks Türkler;
Faldaca-yı Ulya : Yağmur veled-i Todoros, Yuvan veled-i Tanrıverdi, Karagöz veled-i
Cihan, Türkaya veled-i Temur
Yavşan :
Hüdaverdi, Karyağdı, Timur, Yağmur
Mismilon : İmirza, Gülemir, Timur
Bu
insanlar, tıpkı Gagavuz Türkleri gibi yüzyıllar boyunca Hıristiyan olarak
yaşamışlar, ancak mensup oldukları etnik gruba ait isimlerini de Türkçe olarak
koruyabilmişlerdir. Bu tespitlerden yöredeki gayrimüslim köylerin tümünün Türk
soylu oldukları çıkarılmamalıdır. Ancak bu köylerde isimlerden de anlaşılacağı
gibi öz Türkçe adlar kullanıldığı da bir gerçektir. Adların Osmanlı baskısıyla değiştirildiği de düşünülemez. Eğer öyle olsaydı öz Türkçe adlar yerine Müslümanların kullandığı yaygın isimler, yani Arapça ve Farsça adlar kullanılırdı.
Benzer
bir durumla Orta Anadolu bölgesindeki birçok şehre ait tapu tahrir defterinde
de karşılaşılmaktadır. Nitekim Kayseri, Niğde, Nevşehir, Ankara, Tokat, Sivas
gibi illerde yaşayan Ortodoks nüfus arasındaki Türkçe isim kullanımının
yoğunluğu oldukça dikkat çekicidir. Bu konuda Sivas Sancağını esas alarak kişi
adları üzerinde bir çalışma yapan Yılmaz Kurt, adı geçen sancağa bağlı olan
Tokat Zile Artıkabad yöresindeki gayrimüslim nüfus arasında % 50’den fazla
Türkçe isim yoğunluğuna dikkat çekerek, bu durumun Türkçenin Ortodoks nüfus
üzerindeki etkisiyle, ticarî ilişki zorunluluğuyla veya baskı ile
açıklanamayacağını vurgulamaktadır. Yine, Ömer Lütfi Barkan Süleymaniye Camii
ve imaretinin inşaatına ait mufassal muhasebe defterlerini incelerken
karşılaştığı gayrimüslim isimlerinin dikkat çekici bir biçimde öz Türkçe
isimlerden oluştuğunu vurgulamaktadır. Bu örneklerin dışında Osmanlı Şeriye
sicilleri de incelendiğinde Ortodoks nüfus içinde benzer isimlerin yer aldığı
görülecektir.
1609-1611
yıllarına ait Kayseri Şer’iye Sicilinde yer alan gayrimüslimlerin taşıdığı
Türkçe isimler arasında: Tanrıverdi veled-i Timur, Yağmur, Sefer ve Altun, Beşe
Balı ve Devlet ve Öksüz oğlu, Sinan veled-i Uğurlu, Meryem bint-i Beyler,
Sultan, Şahin veled-i Balı, Dede Balı veled-i Şahbalı, Küçük veled-i Tarşad
gibi isimler görülmektedir.
Ortodoks Türkler hakkında geniş araştırmalar yapan Macar Türkolog Janos
Eckmann, Türkçe konuşan ve Yunan alfabesi kullanan Ortodokslardan bahsetmekte
ve bunlara Karamanlılar demektedir. Tarihçi İlber Ortaylı da bunlar için, “Karamanlı Rum dediğimiz Hıristiyan
Türkmenler” ifadesini kullanmaktadır.
Milli
Mücadele döneminde Kuvayı Milliye hareketine destek veren Anadolu
Ortodokslarının liderlerinden Papa Eftim’e göre Karamanlılar, ataları 11.
Yüzyılda Anadolu’ya yerleşmiş ve Hıristiyanlığı kabul etmiş Türk boylarıdır.
Karamanlıların aslında Türk olduklarını iddia eden ve bu topluluğun Yunan milleti
ile bağlarının koparılması gerektiğini savunan Papa Eftim’i Mustafa Kemal de
desteklemiş ve 1923/24’te onun bir Türk Ortodoks Patrikhanesi kurmasına da
yardım etmiştir.
Papa
Eftim ve Türk Ortodoks Kilisesi mensupları dışında kalan Anadolu Ortodoksları
1924 yılındaki nüfus mübadelesi ile Yunanistan’a gönderilmişlerdir.
“Antik
Karadeniz Kavimleri Ne Oldu?” başlıklı makalemde de belirttiğim gibi Karadeniz
Bölgesi’nde yaşayan antik kavimler, siyasi otoriteyi ve pazarı elinde
bulunduran egemen kültür karşısında tutunamamış ve asimile olarak
Helenleşmişlerdir. “Rum” sözcüğü 18. Yüzyıla kadar “Anadolu/Anadolulu”
anlamında kullanılmaktaydı. (Mevlana Celaleddin-i Rumi, Abdalan-ı Rum,
Gaziyan-ı Rum, Ahiyan-ı Rum, Bacıyan-ı Rum… gibi)
Bu sözcüğün coğrafi bir anlam ifade
ettiği Osmanlı belgelerinde de açık bir şekilde görülmektedir. Rum Eyaleti veya Rum Beylerbeyliği (Rumiyye-i
Sugra) 1398'de kurulan bir Osmanlı Devleti eyaletidir.
Rum Eyaleti'nin merkezi ilk önce Tokat sonra Amasya 1526’dan itibaren ise Sivas olmuştur.
Nitekim 1530 tarihli 387 numaralı Tahrir Defterinin adı; “387Numaralı
Muhasebe-i Vilayet-i Karaman ve Rum Defteri” olarak geçmektedir. Buradaki Rum
kelimesinden coğrafi bir anlam ifade ettiği açıktır.
1864 yılında kabul edilen Teşkil-i
Vilâyet Nizamnâmesi ile
Rum Eyaleti kaldırılmış yerine Sivas Vilayeti kurulmuştur.
Bu
sözcük 18. Yüzyıldan sonra emperyal güçlerin de etkisiyle etnik bir anlam
büründürülerek “Yunanca konuşanlar” anlamında kullanılmaya başlandı. Kurtuluş
Savaşı sonrasında yapılan nüfus mübadelesinde Rum diye Yunanistan’a gönderilen bu
insanların büyük çoğunluğu, aslında antik Anadolu kavimlerinin kalıntılarıydı.
Ortodoks
Türklerin bu çıkmazını en güzel şu Karamanlıca ağıt özetliyor:
Gerçi Rum isek
de Rumca bilmez Türkçe söyleriz
Ne Türkçe yazar
okuruz, ne de Rumca söyleriz
Öyle bir mahludi
hadd-ı tarikatımız vardır
Hurufumuz
Yunanice, Türkçe meram eyleriz
KAYNAKÇA
Yediyildiz
B.-Üstün Ü. Ordu Yöresi Tarihinin Kaynakları I (TD 13)
Yediyıldız
B. Üstün Ü. Ordu Yöresi Tarihinin Kaynakları II (TD 37)
Baş
Mithat, Mesudiye, Tarihi ve Kültürel Özellikleri
Pala
Hikmet, Bir Kentin Tarihi Ordu
Anzerlioğlu
Yonca, Tarihi verilerle Karamanlı Ortodoks Türkler